Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Dedikodunun kalbine hoşgeldiniz!
 
AnasayfaGirişLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap
Son Dedikodu!
Yılın İlk Partisi! Halloween!

Mona görevini yerine getirmeye karar verdi anlaşılan. İlk partisi de Halloween Partisi! Şimdiden kaydolmanızı şiddetle öneriyoruz.

-----------------
Devamı için buraya tıkla!
NY’nin En Popülerleri
-Ramona A. Lindström-
Şöhret: 60



-----------------

-P. Juliet Prideaux-
Şöhret: 58



-----------------

-Claudia Harrison-
Şöhret: 57



-----------------

-Martius Griswold-
Şöhret: 47



-----------------

-Jeremy Jimmy Monteiro-
Şöhret: 38



-----------------

lcnews.net


Resme Tıklamanız Yeterli! (:
Etkinlikler


HALLOWEEN PARTİSİ
Queen Mona senenin ilk partisini veriyor! Kostümlerinizi hazırlayın.

DURUM: BAŞLADI. - 3 hafta sürecek.

-----------------

CATWALK: SONBAHAR
Artık mevsim mevsim çıkıyor.

DURUM: Eylül'de gelecek.
Sanal Dünya’da L&C


Facebook fan sayfamızı beğenmeyi unutmayın, resme tıklamanız yeterli! (:



Twitter profilimizi takip etmeyi unutmayın, resme tıklamanız yeterli! (:
En son konular
» Diana Ross
Felekten Bir Gece Icon_minitimetarafından Diana Ross C.tesi Mart 09, 2013 10:12 am

» Model Kayıtları
Felekten Bir Gece Icon_minitimetarafından Sandara Park C.tesi Eyl. 15, 2012 7:43 am

» Sandara Park
Felekten Bir Gece Icon_minitimetarafından Sandara Park C.tesi Eyl. 15, 2012 7:41 am

» Yönetim.
Felekten Bir Gece Icon_minitimetarafından Isaac Yarevni Cuma Eyl. 14, 2012 9:08 am

» Erkek Basketbol Takımı & Kız Çim Hokeyi Takımı Alımları
Felekten Bir Gece Icon_minitimetarafından ZaynMalik Salı Tem. 03, 2012 9:31 am


 

 Felekten Bir Gece

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Alieer V. Eldricht
Harrison Jewell | III. Sınıf
Harrison Jewell | III. Sınıf
Alieer V. Eldricht


Mesaj Sayısı : 114
Kayıt tarihi : 27/06/11
Nerden : Gezgin takılıyor kızımız

Felekten Bir Gece Empty
MesajKonu: Felekten Bir Gece   Felekten Bir Gece Icon_minitimeÇarş. Haz. 29, 2011 7:30 am

Felekten Bir Gece Hm & Felekten Bir Gece Aaaaaaaasssss
Satellite Russell & Alieer V. Eldricht

Manhattan sokaklarında gürültülü bir kahkaha yükseldi. İki kız nereye gittiklerinden emin olamayarak kaldırım taşları üzerinde ilerliyorlardı. Alieer, Sate’nin kolundan tutarak rotalarını çevirdi. Aklında tam da ikisine gelecek bir yer vardı. Kumarhane! Uyuşturucu ya da alkolle alakası olmamasına rağmen bir türlü kumar tutkusundan vazgeçemiyordu… Ve bir anda arkadaşını da kendi dünyasında gezintiye çıkarmaya karar vermişti. Satellite pek de sıkıcı bir kız sayılmazdı ama Alieer’a göre eğlenmesini bilmiyordu. Yaklaşık bir saattir birlikteydiler ama birkaç espri dışında pek fazla eğlenememişlerdi. Topuklularıyla zemini birkaç kere dövdükten sonra Sate’nin hafif endişe barındıran yüzüne baktı. Bu akşam yapabileceklerini düşündükçe yüzündeki sinir bozucu gülümseme engellenemez hâle geliyordu. Satellite’yi karanlık havada daha fazla ürkütmemek için sesini en sevimli tonuna ayarladı ve sözlere vurgu yaparak konuştu;
“-Ne yapmamız gerektiğini biliyorum.”
Sate “ne?” dercesine yüzüne bakıyor ve cevap arıyordu. Normalde pek fazla bir şeyleri saklayan bir insan değildi ama eğer aklında yeri söylerse kızın gelmeyeceğini bildiğinden konuşmayarak önünü döndü ve tahmin yürütmesini bekleyerek hızlı adımlarına devam etti. Ne yazık ki Satellite tahmin yürütmek için ağzını bile açmamıştı. Herhalde bir bara ya da diskoya falan gideceklerini düşünüyor olmalıydı. Alieer nakiti olup olmadığını kontrol etmek için kol çantasını açtı ve bir süre cüzdanına göz gezdirdi. İkisine de bütün gece boyunca yetecek kadar nakiti vardı. Tabi önümüzdeki ay boyunca sürekli aynı kıyafetleri giyen sefil biri olarak New York sokaklarında dolaşmak istiyorsa. En iyisi Satellite’yi hiç içkiye bulaştırmamaktı. Ya da belki barmen tanıdık falan edinmeye karar verirdi. Kim bilir… Bir süre sonra Satellite’nin hiç ilerlemediğini fark etti. Aynı endişeli bakışlarla Alieer’ı süzüyordu. Bu gidişle casino’nun kapısına kadar bile ulaşabilirlerse büyük şans olacaktı. Kaşlarını iyice havaya kaldırarak Satellite’ye beklenti içinde baktı fakat ondan herhangi bir hareket göremeyince konuşmak zorunda kaldı;
“-Seni gerçekten eğlenebileceğin bir yere götürüyorum.” Dedi ve ellerini yana doğru açarak konuşmaya devam etti; “-Bana güveniyorsun değil mi?” Büyük ihtimalle güvenmiyordu. Kimse güvenmediği için pek de problem değildi zaten Alieer için. Kızın onaylamasıyla birlikte, işini tehlikeye atmamak için elini tuttu ve yürümeye başladılar. Tam da rezil olunmalık bir durumdu aslında bu. “Geceye yakın bir saatte iki Harrison Jewell öğrencisi el ele Manhattan sokaklarında dolaşıyorlar.” L&C deki manşeti görebiliyordu bile. Allahtan o dakikalarda telefonuna mesaj gelmedi yoksa şaşkınlıktan yere düşebilirdi. Birkaç dakika daha boş boş yürüdüler sokakta. Alieer, Sate’nin tereddütünü her on adımda bir sezebiliyordu. Yine de umursamadan yürümeye devam etti. Big Eastern Casino yazan tabelanın önüne geldiklerinde kıza bakarak gülümsedi ve bir dolu arabayı aşarak kapının ve korumaların bulunduğu yere doğru yaklaştı. Kapıdaki her zaman kendisini içeri alan koruma değildi. Tanıdığı korumanın yan kapıda olduğunu düşünerek adımlarını oraya yöneltti. Tam da tahmin ettiği gibi iri kıyım adam kapıda izinsiz girişleri engellemek için duruyordu. Alieer bir problem çıkmaması için kendi kılığını gözden geçirdi. Siyah dar paça pantolonunu ve kırmızı bustiyerini giymişti. Herhalde görüntüsünü kurtaran tek şey topuklu ayakkabıları olmalıydı. Kendinden emin bir tavırla korumaya yaklaştı ve cüzdanından iki yüz dolar çıkararak adama doğru uzattı. Adam memnuniyetle parayı cebine tıktı ve kızın kendinden emin tavırlarından yüz bularak sordu;
“-Bu gece çok büyük bahisler dönüyor. Her zamanki gibi gelmek için çok iyi bir gece seçtin.”
Alieer memnuniyetle gülümsedi ve Satellite’in artık korkuya bürünmüş bakışları altında içeri girdi. İçerisi her zamankinden kalabalık ve yorucu gözüküyordu. İnsanların çoğu sağ tarafta bulunan büyük bir kumar masasına yönelmiş iki adamın son hamlelerini yapmasını izliyordu. Alieer, Sate’ye “Rahatla” diye fısıldadı ve adımlarını bu iki adamın kumar masasına doğru yönlendirdi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Satellite Russell
Harrison Jewell | IV. Sınıf
Harrison Jewell | IV. Sınıf
Satellite Russell


Mesaj Sayısı : 73
Kayıt tarihi : 29/03/11

Felekten Bir Gece Empty
MesajKonu: Geri: Felekten Bir Gece   Felekten Bir Gece Icon_minitimePaz Tem. 03, 2011 12:13 pm

    Arkadaşı Alie'yle beraber Manhattan sokaklarının tadını çıkartıyordu genç kız. Oradan oraya sallanıyordu, güzel arkadaşıyla beraber. İki kız beraber sokakta yürüyorlardı, Satellite arkadaşıyla vakit geçirmenin memnuniyetiyle gülümseyerek yürürken Alie'nin yüzünde bir arayış vardı. Satellite'ın yüzü değişmişti, arkadaşının eğlenemiyor olduğunu anlamıştı ve bu onu germişti. Endişeli bakışlarla da ona bakıyordu bir yandan çünkü az buz da olsa onu tanıyordu ve o eğlenmeden duramazdı. “Ne yapmamız gerektiğini biliyorum.” demişti Arie o zarif sesine biraz çocuksu bir tavır katarak. O anda ne olduğunu anlamaya çalıştı Satellite üzerindeki beyaz tişörtü çekiştirerek. Yine bara gitmek istemiyordu, ya da diskoya. Oralar gerçekten eğlenceli olmuyordu, birbirinin üzerine düşen kızlar erkekler, kendini içkiye kaptırıp ağzına gelen söyleyenler... Bir an içi ürpermişti, kahverengi gözleri büyümüştü. Alie önden ilerlerken kız yerinde durmuştu ve ona bakıyordu. Tekrar öyle yerlere gitmek istemiyordu. Hem kızın cüzdanını karıştırdığını da görmüştü, demek ki pahalı bir yere gideceklerdi ve Satellite'ın aklına gelen iki pahalı yer vardı, disko ve bar. Titredi birden ve arkadaşının da onu süzdüğünü gördü. “Seni gerçekten eğlenebileceğin bir yere götürüyorum. Bana güveniyorsun değil mi?” diye sorunca Satellite ne yapacağını bilemedi. Aslında Alie'yi seviyordu fakat güvenme konusunda biraz kararsızdı. Fakat gülümsedi ve başıyla onayladı. Birden kendisine doğru yürüyen Alie, kızın elini kavradı ve yürümeye başladılar. Anlaşılan Satellite'ı oraya götürmeye kararlıydı, her neresiyse. Satellite biraz tedirgindi hala, Alie'nin neden bu kadar ısrarlı olduğunu anlamıyordu. Eğlenebilecekleri bir yer demişti Alie, nerede eğlenilebileceğini düşündü. Yine aklına iki seçenek geldi; bar ve disko. Derin bir iç çekti ve korkak adımlarına devam etti. Gerginliğini dağıtmak için gökyüzüne bakıyordu arasıra, yerin kirliliğinden etkilenmemiş tek mekandı orası ne de olsa. Yürürken Alie'nşn durduğunu gördü ve o da durdu. Başını kaldırdı, kahverengi saçlarından yüzüne düşen bir tutam kahkülün ardından kısık sesle tabelayı okudu. "Big Eastren Casino." Geldikleri yer, kızın tahmin ettiğinden biraz daha farklıydı. Barlarda işler karşı cinsle etkileşmeye bakarken geldikleri yerde paraya bakıyorlardı. Kumara da karşıydı bu genç kız fakat bardan daha iyi olduğunu düşünerek gülümsedi. Daha önce hiç oynamamıştı, sadece buranın tabelasını biliyordu. İçeri bile girmemişti, yani Alie'yle ilkleri yaşıyordu. Salonun içine doğru ilerlerken gözlerini büyütmüştü, eli kaprisinin cebindeki telefonuna gitmişti. Telefonuna bakarak yutkundu, ardından tekrar çevresini incelemeye başladı. Yanıp sönen ışıklar, söven adamlar, yüzü gülen oynayıcılar. Alie'nin itiştirmesiyle iki adamın masasının dibine gitmişti kız. Adamların oynayışlarına bakıyordu, bu oyun tanıdık geliyordu. Daha önce oynamamıştı fakat babasının oynadığını görmüştü birkaç kez de onu oturup izleyince işi çözmüştü. Adamlardan biri, diğeriyle dalga geçerken öbürü masayı çoktan terk etmişti homurdanmayla. Alie memnun olmuş bir vaziyetle sandalyelerden birine oturdu, Satellite da karşısına oturdu. Ne kadar istemese de muhtemelen Alie ona bu oyunu oynatacaktı. Titreyen sesiyle sordu. "Poker?" diye. Alie'nin gülümsemesi ona bu cevabı onaylattırmıştı adeta. Başını eğdi, zorla olduğu belli olan bir şekilde gülümsedi ve Alie'nin kağıtları dağıtmasını beklemeye başladı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Alieer V. Eldricht
Harrison Jewell | III. Sınıf
Harrison Jewell | III. Sınıf
Alieer V. Eldricht


Mesaj Sayısı : 114
Kayıt tarihi : 27/06/11
Nerden : Gezgin takılıyor kızımız

Felekten Bir Gece Empty
MesajKonu: Geri: Felekten Bir Gece   Felekten Bir Gece Icon_minitimeCuma Tem. 22, 2011 1:56 am

    Sonunda iki adamın masasına ulaştıklarında Alieer bahisin büyüklüğünü fark etti. Kontrolsüzlük bütün herkesi çevrelemişti. Adamlardan birisi araba anahtarlarına benzeyen türden anahtarlar koymuştu masaya. Bir diğeri ise Alieer’ın sayamayacağı türden fazlaca para tomarını ortaya atmıştı. Endişeli olduğu her halinden belli olan adam, blöf’ünün anlaşılmaması için sürekli masaya para ekliyordu. Alieer durduğu yerde biraz sağa kayarak diğer adamın elini gözden geçirdi. Adamın eli göz önünde bulundurulduğunda blöf’ün işe yarama şansı 0’a yakındı. Zaten yaramadı da. Adam en geç beş dakika sonra masadan yenilgiyle kalktı. Alieer bunun oynamak için iyi bir fırsat olduğunu düşünerek masaya oturdu. Sate de onu izleyerek sandalyelerden birisine yerleşti. Uzun zamandır ayakta beklediği belli olan bir adam da Alieer’ın tam sağına oturdu. Alieer başlama zamanının geldiğine inanarak kartları aldı ve bir süre karıştırdı. Ardından masadaki dört kişiye de ikişer tane kart dağıttı. Kendi kartlarını açınca elinde kupa on ve asla karşılaştı. Sinsi gülümsemeler yüzünde dans ederken bahis olarak bir miktar parayı ortaya sürdü. Bir yandan da Sate’nin yüz ifadesinden elinin iyiliğini anlamayı umuyordu. Tam kızı süzerken bakışları kesişti ve o an aklına bir şey takıldı. Masaya oturmadan önce Sate’ye hiç poker oynamayı bilip bilmediğini sormamıştı. Ya bilmiyorsa? Diye bir korku dolaştı beyninde. Ona yol göstermek için bir çare düşünerek masadaki adamlara doğru baktı. Henüz hiçbiri bahislerini ortaya koymamıştı. Alieer’ın sağındaki adam endişeli bir şekilde kağıtlarına bakıyor ve sürekli çenesini ovuyordu. Alieer adamın bahis vermekte gecikeceğini düşünerek durumu lehine kullandı;
    “-Bahisler lütfen…”
    Dedi. Bu Sate için yeterli bir yönlendirme olmalıydı. Karşısındaki adam Alieer’ınkinden bile büyük bir miktarı sürdü ortaya. Yaklaşık 20-30 tane yüzlük banknot masanın bordo renkli pürüzlü yüzeyinde ölüm uykusuna yatmıştı. Yanındaki adam banknotların sayısını 40’a kadar çıkardı. Bunun üzerine bahis vermesi gerek bir tek Sate kalmıştı. Alieer güven verici bir şekilde ona baktı ve hafifçe göz kırptı. Bunun üzerine Sate de ortaya bir miktar para koydu. Bahisler tamamlanınca Alieer desteyi tekrardan eline aldı ve ortaya açık olarak üç kağıt dizdi. Ardından yeniden bahisler yükseldi. Alieer neredeyse ilk defa eline güveniyordu. Bahisler yükseldikten sonra tekrardan ortaya bir kağıt daha koydu. Eğer şansı yaver giderse bile yapabilirdi. Bahisler son bir kere yükseldikten sonra ortaya bir kart daha açtı ve kazanacağından emin oldu. Ne yazık ki karşısındaki adamın bahisi bu kadar düşük bir meblağda bırakmaya niyeti yoktu. Ortaya on tane banknot daha koydu ve bakışlarını masa üzerinde gezdirdi. Birkaç saattir Alieer’ın yanında şekilden şekle girmiş olan adam sonunda dayanamayıp pes etti ve hızla masadan kalktı. Alieer onun bıraktığı kartlara göz gezdirdiğinde sadece ikiler ve üçler görebiliyordu. Adam için üzülse de kazanmak için devam etmek zorundaydı. Bahis olarak cüzdanında kalan son parayı da ortaya sürdü. Adam böyle bir hamle beklemiyormuş gibi gözlerini kısarak Alieer’a baktı. Sate de kendine güvenli bir şekilde ortaya para ekledi. En sonunda açma zamanı geldiğinde hepsi ellerini gösterdiler. Adamın elinde dört tane kız ve bir as vardı.
    “-Dörtlü.”
    Dedi adam bilgi vermek istercesine. Belli ki kendine çok güveniyordu.Alieer adama ukalaca baktı ve kendi elini açtı. Sırayla as, papaz, kız, vale ve onlu elinde boy gösteriyordu. Gözlerini büyüterek adama kendisininkine benzer bir tonda cevap verdi;
    “-Floş Royal.”
    Dedi. Ardından Sate’ye baktı. O da elini açtı. Alieer kazandığından emin olduğundan artık düşünme olgusunu beyninden çıkarmıştı. Ortadaki paraları topladı ve masadan kalktılar. Sıcak bir şekilde gülümseyerek Sate’ye doğru döndü.
    “-Eğer istersen sana bir içki ısmarlayabilirim.” Dedi ve devam etti; “-Gerçi ben içkiden uzak duruyorum ama bu sana ısmarlamama engel değil.”


En son Alieer V. Eldricht tarafından Perş. Ağus. 04, 2011 9:32 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Satellite Russell
Harrison Jewell | IV. Sınıf
Harrison Jewell | IV. Sınıf
Satellite Russell


Mesaj Sayısı : 73
Kayıt tarihi : 29/03/11

Felekten Bir Gece Empty
MesajKonu: Geri: Felekten Bir Gece   Felekten Bir Gece Icon_minitimeCuma Tem. 22, 2011 4:17 am

    Genç kız ortamdan pek hoşlanmamıştı fakat biraz pokerden zarar gelmeyeceğini düşünüyordu. Ne de olsa Alie yanındaydı ve Alie'nin ona zarar verecek biri olmadığını biliyordu. Parasını ortaya sürerken gerçekten çok çekinmişti, babasının türlü emeklerle kazandığı parayı burada bir anda harcamayı pek doğru bulduğu söylenemezdi. Fakat yine de Alie'nin kendine olan güveni, Satellite'a da cesaret vermişti. Ondan bir alt sınıfta olan biri bütün parasıyla kumar oynayabiliyorsa, o da oynayabilirdi. Fazla olmasa da bir miktar koymuştu ortaya. Yenemeyeceğini biliyordu tabi ama yine de içindeki duygular, düşünceler veya adını koyamadığı farklı hisler oynamasını söylüyordu. O da oynuyordu daha tam olarak bilmediği bir oyunu. Arada sırada ailesi oynarken görmüştü, onun dışında bu oyunla içli dışlı değildi. Bir süre oynadıktan sonra oyunu Alie kazanmıştı. Bütün paraları almıştı, Satellite ise giden paralarına bakıyordu göz ucuyla. Acımıştı paralarına, bir şekilde geri alması gerekiyordu. Oyundan sonra bir süre kendine gelememişti, sağ elini ensesine koymuştu. O sırada Alie “Eğer istersen sana bir içki ısmarlayabilirim. Gerçi ben içkiden uzak duruyorum ama bu sana ısmarlamama engel değil. ” dedi. Satellite Alie'nin yeşilimsi gözlerinin içine baktı. Pek içki sevmezdi ama bu ortamda herkes içki içiyordu, kumar oynuyordu. Daha önce barlara gitmişti fakat böyle bir duygu hissetmemişti. Giden parası için kızgındı, üzgündü. Bunun acısını içkiden çıkartabileceğini düşünüyordu. Abisini getirdi gözünün önüne. Abisi sadece zevk almak, eğlenmek için yaşıyordu. Her türlü pisliği de vardı; uyuşturucu, kumar, içki. Ama ona hiçbir şey olmuyordu, sadece mutlu mutlu yaşıyordu. Titredi ve saçlarını arkaya attı. "Neden olmasın? Sonra bir el daha oynayalım ama." dedi kendisinden beklenmeyecek bir ses tonuyla. Alie ile beraber bara doğru ilerlemeye başladılar. Satellite her yerde parasını ortalığa saçan adamları görüyordu ve buna kızıyordu içten içe. Ve gereksiz de olsa hırslanıyordu. O paralar onun olmalıydı, başkasının değil. Barın önüne geldiklerine Alie'ye bakmadan ne istediğini söyledi. "Tekila." Bu biraz kaba olmuştu, sonuçta kendi içkisini kendisi de ısmarlayabilirdi ama o anda düzgün düşünemiyordu. Kontrolünü kaybetmişti, hem de sadece bir oyundan sonra. Aklı sürekli parasındaydı, Alie'nin çantasına bakıyordu alttan alta. İçinden normalde hayatta söyleyemeyeceği düşünceleri, lafları geçiriyordu. Alie'nin zarif bir biçimde uzattığı bardağı alarak kafasına dikti. Birkaç yudum içtikten sonra bardağı tezgaha koydu. Ardından Alie'ye döndü ve boş masayı işaret etti. "Bir daha oynayalım." dedi. Deri cüzdanını açtı, içindeki paraya baktı. Tatmin olmuştu, gülümseyerek masaya doğru ilerlemeye başladı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Alieer V. Eldricht
Harrison Jewell | III. Sınıf
Harrison Jewell | III. Sınıf
Alieer V. Eldricht


Mesaj Sayısı : 114
Kayıt tarihi : 27/06/11
Nerden : Gezgin takılıyor kızımız

Felekten Bir Gece Empty
MesajKonu: Geri: Felekten Bir Gece   Felekten Bir Gece Icon_minitimeCuma Tem. 22, 2011 5:38 am

    Alieer tekrar masaya oturduklarında ne yapması gerektiğini biliyordu. Asla arkadaşlarının parasını alan birisi olmamıştı ve olmayacaktı da. Zaten sırf diğer iki adamdan kazandığıyla bir alışveriş mağazasını talan edebilirdi. Bu yüzden kaybetmeyi planlayarak kumar masasına oturdu ve kimsenin gelmemesi için etrafı kolaçan etti. Ardından yeni desteyi alarak karıştırmaya başladı. Büyük bir zariflikle kullandığı parmakları arada birkaç büyük desteyi yakalıyor ve en üste atıyordu. Arkadaşının lehine hile yapmanın yanlış olduğu hiçbir kanunda yazmadığı için içi bir hayli rahattı. Sate’nin eline sinek papazı ve kızı el kolaylığıyla yerleştirdi ardından kendine en işe yaramaz taşlardan ikisini koydu. Sate bahis olarak bir hayli yüksek miktarlar eklerken Alieer, Sate’den kazandığı miktarın üstüne çıkmamaya dikkat ediyordu. Arkadaşını seviyor olsa da cimriliği zarar yapmasının önüne geçiyordu. En sonunda bahisler bitmişti ve açma sırasıydı. 2,3,4,5,6 sayılarından oluşan karo takımını açtı ve Sate’ye doğru baktı. Kız tek kartıyla bile Alieer’ı geçebilirdi. Ki zaten öyle oldu. Alieer’ın hile yaptığı kartlar dışındakiler pek de iç açıcı değildi. Yine de kazanmanın verdiği mutluluk hırsla birleşerek Sate’nin gözlerini aydınlatmıştı. Alieer daha fazla oynamak istemediğine karar vererek kıza;
    “-Beni burada bekle.” Dedikten sonra bara doğru ilerlemeye başladı. Barmene bir banknot uzatıp iki kadehle bir Bloody Mary şişesi aldı. Normalde hiç içmezdi ama bugün Sate’yle bir şeyler içme fikri gayet iç açıcı geliyordu. Poker masasının üstüne kadehler koydu ve büyük bir el alışkanlığıyla kadehleri doldurdu. Şişeyi bir kenara bırakıp kendi içkisinden yudumladı ve Sate’ye doğru bakmaya başladı. O kadehe uzanmayınca hafifçe gülümsedi ve konuşmaya başladı;
    “-Domates suyu ve vodka’nın mükemmel karışımı.” Dedi ve ekledi; “-Tabi ayrıca bardaki en ucuz içki olma özelliğine de sahip.”
    Söylediklerinin üzerine büyük bir tebessüm gösterdi. Yalan söylemesine rağmen konuyu bu tarafa çekmek hoşuna gitmişti. Arkadaşı kadehten uzun yudumlar aldı. Bunun üzerine şişeyle tekrar kadehleri doldurdu. Bugün sarhoş olmazlar ise şanslı olacaklarının bilincindeydi. Sohbet konusu yaratmak için konuşmaya devam etti;
    “-Tabi eğer sen beni beş parasız bırakmasaydın tekila da içebilirdik ama…”
    Gülmesini engelleyemiyordu. İçki içmemesine rağmen bünyesi çok dayanıklıydı. Biliyordu çünkü bir sene önce ilk defa içki içtiğinde bir yarışmadaydı ve 10 bardak tekila içmesine rağmen en fazla uykusu gelmişti. Bardaklar boşalıp doldukça Alieer’ın beyni daha fazla uyuşuyordu. Sate’ye doğru döndü ve bir muhabbet konusu aradı;
    “-Eee eğleniyor musun Sate?”


En son Alieer V. Eldricht tarafından Perş. Ağus. 04, 2011 9:31 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Satellite Russell
Harrison Jewell | IV. Sınıf
Harrison Jewell | IV. Sınıf
Satellite Russell


Mesaj Sayısı : 73
Kayıt tarihi : 29/03/11

Felekten Bir Gece Empty
MesajKonu: Geri: Felekten Bir Gece   Felekten Bir Gece Icon_minitimeC.tesi Tem. 23, 2011 11:20 am

    Bloody Mary'sinden doya doya içiyordu genç kız. İliklerinde hissediyordu içkiyi. Az önce geri aldığı parasının verdiği hazla gözü dönmüştü adeta. Daha fazla oynamak istiyordu, daha fazla para kazanmak. Bir iki yudum daha alarak bardağını tezgaha sert bir şekilde koydu. Arkadaşı Alie'nin az önce sorduğu cevaba kafasını sertçe sallayarak karşılık verdi. "Kesinlikle Alie." dedikten sonra bardağını yine ağzına götürdü. Alttan alta çevredekileri gözlüyordu. Bir kere kazanırsa daha fazla kazanabileceğini hayal ediyordu. Buraya adım attığında korkuyla bakan gözlerini şimdi hırs bürümüştü. İçkisini bitirince Alie'nin gözlerinin içine baktı. Alie'ye minettardı, Sat'e kalsa o bu kumarhanenin yanından bile geçmezdi. Derin bir nefes verdi ve Alie'ye gözüne takılan oyunu işaret etti. Bir kol yardımıyla çevrilen makinede, kazanmak için üç tane aynı göstergenin gelmesi gerekiyordu. Büyük bir hevesle konsolun yanına doğru ilerlemeye başladı. Kendini kaybetmişti, sürekli gözü değişik değişik oyunlara takılıyordu. Onları oynayıp parasını katlamak istiyordu. Hem bu oynamaya hazırlandığı oyun bilgi veya teknik gerektirmiyordu, belki de oyunun çekiciliği bundan kaynaklanıyordu. Alie'yle beraber konsola doğru ilerlerken bir an durdu ve arkadaşına sarıldı. "Çok teşekkür ederim, burası harika." dedi ve birkaç adım sonra konsola vardı. Parasını hevesini belli edercesine güçlü bir şekilde attı ve kolu çevirdi. İlk seferde olmamıştı, Satellite içinden lanetler okuyordu. Ama olacağına inanıyordu, bir miktar daha para attı. Kolu daha sert bir şekilde çekti ve iki aynı göstergenin yanyana gelmesiyle parasının üçte birini geri aldı. Daha oyuna başlamamış arkadaşına döndü ve onu davet edercesine ellerini açtı.

    "Haydi Alie, burası mükemmel. Sen de oynasana."

    Makineye sürekli parasını atıyordu, sonucu beklemeden. Tek görmek istediği, para çıkan bölümden bir kuruş dahi olsa geri dönmesiydi. Çok sık olmasa da bu isteği yerine geliyordu, ayrıca Alie de oynamaya başlamıştı. Satellite gittikçe ortama adapte oluyordu, burayı oldukça sevmişti. Belki de içindeki pisliğin ortaya çıkmasını sağlamıştı Big Eastern. Alie de onu gerçekten eğlendirmişti, ona güvendiğine pişman olmamıştı. Paraları atmak, bozuk para sesleri olsa dahi o sesleri duymak kızı rahatlatıyordu. Sonunda kahverengi gözlerini kırpıştırıp etrafına bakmayı akıl ettiğinde kendinden geçtiğinin farkına vardı. Alie'ye bir şey söylemeden bara doğru ilerlemeye başladı. Oradaki sandalyelerden birini çekerek oturdu ve cüzdanını açtı. Kendine inanamıyordu. Az önceki halini hayal etti, kendinden nefret ediyordu. Ofladı ve başının avuçlarının içine aldı. Kazandığı para için değmiş miydi? O hırs da neydi? Sağ yumruğunu sıktı ve başını tezgaha koydu. Bitmişti, tükenmişti. Maddi anlamda da, manevi anlamda da.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Alieer V. Eldricht
Harrison Jewell | III. Sınıf
Harrison Jewell | III. Sınıf
Alieer V. Eldricht


Mesaj Sayısı : 114
Kayıt tarihi : 27/06/11
Nerden : Gezgin takılıyor kızımız

Felekten Bir Gece Empty
MesajKonu: Geri: Felekten Bir Gece   Felekten Bir Gece Icon_minitimePaz Tem. 24, 2011 10:24 am

    Sate kendisini hırs içinde kaybederken vicdanı Alieer’ın içini kemirmeye çoktan başlamıştı. Arkadaşı kumar bağımlısı insanların özelliklerini gösteriyordu. Alieer kızın bakışlarını izlerken sadece masalardaki paralar ve oyun makineleriyle karşılaşıyordu. Normalde arkadaşlarını pek fazla umursamazdı ama Sate gibi pek fazla hayat deneyimi olmayan iyi kalpli bir kızı umursuyordu. Onu buraya getirirken sadece birkaç elde Alieer’a eşlik edeceğini ve belki de biraz ruhen açılacağını ummuştu. Ama kız makinelerin çekiciliğine kendini kaptırmış gibi duruyordu. Sate ayağa kalktığında Alieer da arkadaşına eşlik etmek zorunda kaldı. Sate hızla, zamanında Alieer’ın da bir kez denediği fakat sonra vazgeçtiği bir makineye ilerliyordu. Amcası onu ilk defa kumarhaneye götürdüğünde bu makineyi göstermiş ve;
    “-Bu hurdaya para yatırmaktansa Mizner ve Jamie Gold’la aynı masaya oturup milyonlar kaybetmeyi tercih ederim.”
    Demişti. Ondan sonra Alieer bu makineyi bir kere bile fark etmedi. Ailesinde en çok güvendiği kişi amcası sayılabilirdi. Kumarbaz ve sürekli içen amcası… Gerçekten de ironik bir durumdu. Belki de amcasının sözlerini o da Sate’ye tekrarlamalıydı. Ama daha Alieer konuşmaya başlayamadan Sate makineye parasını yatırmaya başlamıştı. Arkadaşı sürekli kendisini de oyuna çağırıyordu. Bir şeyler mırıldandıktan sonra Sate’ye sesini duyuramadığını fark edip genelde ortaokula giden erkek çocukların ilgisini çeken oyunlara daldı. En sonunda Sate’nin parasının biteceğini ve yine başladığı yere döneceğini biliyordu. Bunu düşünmek en azından vicdanını rahatlatıyordu. Oynadığı oyunda, geçtiği bölüm başına verdiği paranın iki katını alırken düşünceleri de hiçliğe gömülüyordu. Tam hiçlikteki kapıları birer birer aralarken adamın birisi kendisine doğru yaklaştı. Alieer en başta umursamasa da söyledikleri buzla dolu bir kova su etkisi yaratmıştı.
    “-Görevlilerin söylediklerine göre bu bayan sizinle mekâna gelmiş.”
    Demişti adam. Alieer oyunların dünyasından çıktığında etrafta olup biteni zar zor fark edebiliyordu. Neredeyse mekânın tamamı gürültüler içine gömülmüştü. Alieer adamın gösterdiği yöne bakarken Sate’nin birkaç dakikasını ve neredeyse tüm parasını ayırdığı makineyi gördü. Etrafında cam kırıkları ve sudan gölcükler vardı. İnsanlar oraya toplanmış ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Mini bir elbise giymiş olan esmer bir kadın cam kırıklarından bir kaçına değince insanlar arasındaki gerilim bir anda kendini belli ediverdi. Bazı kumarbazlar masalarına dönerken bazıları da aletin etrafında purolarının tadını çıkarıyordu. Alieer Sate’nin nerede olduğunu düşünmekteydi ki gözleri ona görevlilerin yanında dikilirken rastladı. Ağlamamıştı fakat gözleri kıpkırmızı olmuştu. Elinde bir şişenin üst kısmı gibi duran camdan bir nesne vardı. “Şükür ki elleri kanamamış.” Diye düşündü Alieer ve hızla onun yanına gitti. Korumalardan birisi, Sate’nin elinde kalan son parasıyla viski şişesi aldığını ve şişeyle makinenin para çıkan yerini kırıp paralarını geri almak istediğini Alieer’a aktarırken, Alieer her zamankinden daha çok endişeleniyordu. Mekân sahibi makinada bir çizik bile yaratamadığını belirterek onlardan bir kuruş bile talep etmedi. Alieer çantasını alma bahanesiyle, çağırılmadan önce oyun oynadığı makinenin başına gitti ve delikten çıkan bütün parayı çantasına attı. Ardından Sate ile birlikte dışarı çıktılar. Alieer bütün bunlar için kendini suçluyor ve arkadaşından özür dilemesi gerektiğini düşünüyordu. Bu yüzden çağrı cihazından şoförünü çağırdıktan sonra Sate’yi kaldırımlardan birisine oturttu.
    “-İtiraf etmelisin ki cam şişe olayı seni kumarhaneye getirmemden bile daha kötüydü.” Dedi. Tam Sate açıklama yapacaktı ki Alieer onu duymadan konuşmaya devam etti; “-Ben olsaydım şişe açacağı ya da o tarz bir şeyler isterdim. Cam şişeyle ne halt etmeyi planlıyordun ki! Makineyi çizememişsin bile. Kesinlikle senden daha iyi beklentilerim vardı." dedi ve Sate’ye ciddi bakışlar atmaya başladı. Fakat başarısızlığı uzun bir kahkahayla sonlandı. Sate de aynı şekilde gülüyordu. Alieer son anda çantasına attığı, makineden kazandığı paraları Sate’ye doğru uzattı ve gülmeden konuşmaya çabaladı;
    “-Seni buraya getirmemeliydim Sate. Özür dilerim… Umarım o aptal makinada kaybettiklerini karşılayabilir…”


Out:

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Satellite Russell
Harrison Jewell | IV. Sınıf
Harrison Jewell | IV. Sınıf
Satellite Russell


Mesaj Sayısı : 73
Kayıt tarihi : 29/03/11

Felekten Bir Gece Empty
MesajKonu: Geri: Felekten Bir Gece   Felekten Bir Gece Icon_minitimePerş. Ağus. 04, 2011 9:07 am

    Kan çanağına dönmüş gözleriyle tek bir yere odaklanmıştı sadece. Amacını gerçekleştirmek için nelerini vereceğini kendisi bile tahmin edemiyordu. Aptal bir makineye dolarlarını harcamıştı, tek harcadığı dolarları da değildi. Kendisini harcamıştı burada, zamanını öldürmüştü. Tek odaklandığı şey o anda, yavaş adımlarla ilerlediği bardı. Tek istediği de oradan düşündüğünü alıp amacına ulaşmaktı. Kafasındakiler henüz bir netlik kazanmamıştı fakat bir günde kumar manyağı olmuştu. Normalde o bu kadar paraya düşkün biri değildi. Kendisine ne yapmıştı bu kız? Anlayamadığı, akıl erdiremediği kadar kendini kaybetmişti. O bu kadar para düşkünü değildi. Hiçbir zaman paranın peşinde koşmamıştı. Belki de adalet isteğinden kaynaklanıyordu bu. Parasını başkasına kaptırmıştı ve ona ait olan bir şeyi geri almanın en doğal hakkı olduğunu düşünmekteydi. Bunun için elinden geleni, hatta daha fazlasını yapacaktı. Elini hiç olmadığı kadar sert bir biçimde tezgaha vurdu ve cebinde kalan son parasını kaba bir biçimde barmene uzattı. Ela gözleri şişelerin üzerinde geziniyordu, sonunda uygun olanı bulduğuna kanaat getirdi ve şu ana kadarki en pis gülümsemesini yaptı. Viski şişesini aynı bir keş edasıyla istedi, yana doğru sallanarak ve sesini baygın bir şekilde. Barmenin şaşkın bakışları eşliğinde onun sol elinden, kendi sağ eline aldı ve şişeye bakarak vahşice gülümsedi. Ardından hızlı adımlarla makineye doğru yürümeye başladı. Gözlerinden birkaç damla yaş süzülmüştü, fakat acınası bir ağlama değildi bu. Belki de ilk defa vücudu bu kadar dikti, kendine böylesine güveniyordu. Viskinin soğukluğunu sadece elinde değil, bütün vücudunda hissediyordu. Gözlerini büyüttü ve makinenin yanına geldiğinde yere eğildi. Beklenmedik ve hızlı bir şekilde makineye vurmaya başladı. Sürekli vuruyordu, hiçbir şeyi hiçbir şekilde umursamıyordu, sadece vuruyordu. Çığlıklar atıyordu, artık kendini tamamen kaybetmişti. Gazetelerde bile çıkabilirdi, Kumarbaz Aptal'ın Hazin Sonu. Sürekli cam şişeyle makineye vuruyordu fakat makinede en ufak bir değişiklik olmuyordu. O paraları alacaktı. Fakat o sırada yanına gelen güvenlik görevlileri her şeyi mahvetti. Kızı kolundan tuttular ve götürmeye başladılar. Oysa o hala inatla bağırıyordu ve parasını istiyordu. Fakat bir anda görevliler kızı Alie'nin yanına götürmeye başladılar. O anda Satellite yutkundu ve kendine geldi. Ellerine baktı, az önce yere düşürdüğü şişeyi göz ucuyla incelemeye başladı. Güvenlik görevlileri durmuştu ve Alie'yle bir şeyler konuşuyorlardı. Satellite ise kendine inanamıyordu. Daha yeni aklı başına gelmişti, bu doğruydu. Kız para için kendini kaybetmişti. Saçından bir tutamı geriye attı ve yavaş adımlarla yürümeye devam etti. O an kendinden utanıyordu. O böyle bir kız değildi, olmayacaktı ve olmamıştı. Başını yere eğdi, utançtan kıpkırmızıydı. O sırada Alie'nin konuştuğunu gördü ve başını ona doğru çevirdi. “İtiraf etmelisin ki cam şişe olayı seni kumarhaneye getirmemden bile daha kötüydü.” Haklıydı. Kız konuşmaya yeltendi fakat Alie tekrar onun sözünü kesti. Gerçi her şeyin başlangıcı Alie'nin onu kumarhaneye getirmesiydi fakat yine de Alie onun yakın bir dostuydu, ona kızamıyordu. Hem burada kızılması gereken kişi de kendisiydi. “Ben olsaydım şişe açacağı ya da o tarz bir şeyler isterdim. Cam şişeyle ne halt etmeyi planlıyordun ki! Makineyi çizememişsin bile. Kesinlikle senden daha iyi beklentilerim vardı." Önce Satellite'ın bakışları değişti, anlamamış gibi yaptı fakat sonra Alie'yle beraber kahkahalar atmaya başladı. Haklıydı Alie, Satellite daha zeki bir kızdı. Başını tuttu kahkahalarına devam ederken. Tam o sırada Alie çantasından bir miktar çıkartarak kıza uzattı. “Seni buraya getirmemeliydim Sate. Özür dilerim… Umarım o aptal makinada kaybettiklerini karşılayabilir…” Satellite ne yapacağını bilemiyordu. Şimdilik parasını kaybettiğine değil, nasıl o denli delirdiğine üzülüyordu. Alie'ye gülümseyerek baktı, arkadaşının kendisine değer verdiğini görmek hoşuna gitmişti. "Hayır Alie, sende kalsın. Bir dahaki gelişimizde beraber harcarız." dedi ve az önce ölümüne istediği paradan vazgeçti. Tam o sırada Alienin şoförünün gelmesi kızı daha fazla açıklamadan kurtardı. Arkadaşına sarıldı ve teşekkür etti fısıltıyla. Ardından Alie uzaklaşırken, o da kendi arabasına doğru ilerlemeye başladı.



RPG Son.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Felekten Bir Gece
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Felekten Bir Gece.
» Yalnızca bir gece.
» Güzel bir gece...
» Ara sokakta bir gece...

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: The New York City :: Manhattan :: Big Eastern Casino-
Buraya geçin: