Yeni Bir Gün, Yeni Bir Fikir

Gülümseyerek uyandı yağmurlu ve kirli bir cumartesi sabahına Laisha. Uyurken üstü açılmış, sırtı üşümüştü. Yavaşça doğrulup gerindi ve ayağa kalktı. En sevdiği inekli pijamaları vardı üstünde. İki yıl önce indirimden almıştı, epey eskimiş olmasına rağmen hala severek giyiyordu. Ayağa kalktı ve Sponge Bob şeklindeki patiklerini bulmak için yere eğildi, yatağının altına kaçmışlardı her zamanki gibi. Odası yeni temizlendiği için yatağının altı tozlu değildi. Uzanıp aldı ve ayaklarına geçirdi. Hem çok rahat, hem de çok sevimliydiler. Her sabah yaptığı gibi ilk önce pencerenin yanına gitti ve mavi üzerine pembe ve beyaz bulutlar kondurulmuş olan stor perdesini açtı. Bulutların hasta ettiği güneş güçlükle aydınlatıyordu koca şehri. "En azından hala yaşıyor." diye kendi kendine mırıldandı Laisha. "Belki gökkuşağı da çıkar, gökkuşağını görmeyeli uzun zaman oldu." Gökkuşağının bittiği yerde kocaman bir peri kazanı olduğuna inanırdı küçükken. Bu kazan ağzına kadar köpük doluydu ve ona ulaşanlara mutluluk dağıtıyordu ona göre. Gülümsedi. Son aldığı reklam projesi için bir haftadır düşünüyordu, aradığını nihayet bulmuştu. Saçındaki pembe tokayı çıkardı ve tekrar topladı. Önce yüzünü yıkayacak, sonra da masasının başına oturacaktı.