Her gün aynı işlerdi, okula git, ders dinle.Hiç arkadaş yoktu.Okulun ilk günüydü aynı zamanda.Bir yıl atla ve okula git.İçimden küfretmek geliyordu.Babam gibi olmamak için, her zaman çabalıyordum.Belkide derslere çalışmak iyi fikirdi, ama bu fikre ısınamıyordum.Okulun kapısından içeri girdim.İçimden derse girmek gelmiyordu.Gözüm öyle, benim gibi yapayalnız kalmış merdivenlere ilişti.Gidip oraya oturdum.İçim içime sığmamakla birlikte, konserimi düşünüyordum.İleride belkide mükemmel bir Heavy Metal yıldızı olacaktım.İnsanları eğlendirip şarkımı onlara çalmak, benim tek rüyamdı.Birden yanıma doğru gelen birisi ilişti gözüme.Başlarda salak birisidir işte diyordum.Belkide merdivenlerden çıkıp gidecekti sınıfına.Yanıldım.O bana şöyle birşey demekle yetindi.
"Merhaba ahbap, yanına oturabilirmiyim?"
Çocuğun suratına baktım.İyi birisi gibiydi,gözleri bana masum bakıyordu.Yabani, kzıların yanında dolaşan, pis bakışlı gençlerden değildi.
''Tabi otur!''Demekle yetindim.Benim yaşlarımdaydı sanırım.Belki de II.Sınıftadır dedim.Dönerek yüzüne baktım:
''Merhaba, ismin nedir?''